Türklüğün şanlı tarihi, kanla yazılan destan

Oku, öğren ey Türk Genci! Nasıl kurtuldu vatan?

Sakarya Meydan Savaşı moral oldu en baştan,

Taarruza karar verdi, o en büyük Komutan.

 

Ankara’dan Akşehir’e geldi Mustafa Kemal,

Yirmi Altı Ağustos’ta hücum başladı derhal…

Yunan hattı gerisinden sızma ile intikal;

Sabah oldu, şaştı Yunan, bu ne durum, bu ne hal?

 

Üç komutan birlikteydi, derhal Kocatepe’de

Komutanlık böyle bir şey, askeriyle cephede.

Topçular hedefi dövdü, nefes aldı piyade;

Arkasından hücum etti, zafer Tınaztepe’de…

 

Belentepe ele geçti ve Kalecik Sivrisi…

Bu zaferi hak etmişti; topçusu, süvarisi.

Dediler ki: “Biz Türkleriz, bu vatanın varisi”

“Bizlerden toprak alamaz, Yunan’ın firarisi.”

 

“Çiğiltepe ne haldedir?” sorunca Başkomutan,

“Yarım saate tamamdır” dedi Reşat Bey bir an.

Çiğiltepe düşmemişti ama dolmuştu zaman,

Namluyu tuttu başına, kendini vurdu inan!

 

Ballıkaya çok geride, şen ol Ahır Dağları…

Süngünün ucuyla aldık, Afyonkarahisar’ı.

Sonra Kütahya’yı aldık, geldi Türk’ün baharı,

Kolay değil; şehit verdik fidan gibi canları.

 

Bozguna uğradı düşman, bakamaz oldu geri.

Ordularına seslendi, gerçek Dünya Lideri:

“Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri!”

Savaşımız; barış için, öyledir ondan beri.

 

Mustafa Kemal yanında, Fevzi ve İsmet Paşa

Birlikte komuta etti, böyle çetin savaşa.

Esir düşen Trikupis, bir an düştü telaşa,

Ata’mız teselli etti, “savaşta gelir başa”

 

Bin Dokuz Yüz Yirmi İki, Otuz Ağustos günü,

Zaferimiz onaylandı, duyuldu Türk’ün ünü.

İşte Zafer Bayramımız; vatandaş – yurt düğünü,

Yavaş yavaş görür olduk, yüzlerin güldüğünü.

 

İngiliz’in oyunuyla çıkmıştı bu kargaşa,

Yunanlar oyuna gelmiş, girişmişti savaşa.

Kısacası, başkasına maşa olmuştu maşa!

Biz diyelim: “Ey vatanım, bin yaşa, on bin yaşa!”

 

26.08.2020

Ozan Bindebir (Yüksel KILIÇ)